Nedir bu KAOS ?

Nedir bu KAOS ?

Bu teoremin temeli batıda 18. yy da oluşturulmaya başlansa da kaynağı çok eski tarihlere dayanır.En bariz örnekleri de mitolojide yaratılıştan önce bir kaos ortamının olmasıdır. Bu daha çok Yunan ve Çin mitolojisinde dikkat çarpar.Özellikle de Çin mitolojisinin o zamanki bulgularıyla şimdikilerin benzer olması hayret vericidir.

Kaos kuramı fiziksel gerçeklik parçalarının bir bütün olarak eğilimini açıklamaya yarayan bir yöntemdir.Bu ne demek?

Bir yağmur damlasının oluşmasından itibaren yere düşene kadar aldığı yol tamamen düzensiz ve bağımsız tesadüflerin sonucu olarak bilinir.Ancak bir bilim adamı damlanın hareketinin, dinamiğinin aslında ortamdaki birçok parametre ve etken ile belirlendiği görüşündedir. Bu girdiler o kadar çoktur ve o kadar değişkendir ki incelemek ve net bir kanıya varmak imkansızdır. Parametrelerin bu denli değişken olması aslında o parametrelerin de bir çıktı olmasından kaynaklanır. Düşündüğümüz zaman bir damla yere düşerken onu etkileyen milyonlarca sebep var.Biz sadece rüzgarı düşünelim, basınç farkından meydana gelen rüzgar damlayı savuracak daha sonra basınç farkının olduğu yerde sıcaklıkta değişecek ve sıcaklık tekrar basınç farkını etkileyeceğinden farklı girdilerle tekrar bir fonksiyon oluşur. Bu şekilde sonsuz bir döngü elde edilmiş olunur. Sıcaklık ve basınç değişimi gibi bir çok farklı girdinin sürekli olan fiziksel değişimler meydana getirmesi ve bu değişimlerin tekrar kendini etkilemesi insan zekasının veya sahip olduğumuz teknolojinin erişemeyeceği olasılıklar olduğundan kaos olarak nitelendirilir.

 Oysa tüm bu değişimlere sebep olan fiziksel yasalara ve matematiksel açıklamalara hakimiz. İşte bu noktada karşımıza düzen ve kaosun aslında bir bütünün parçası olduğu ortaya çıkar. Fiziksel yasalar ne kadar basit olursa olsun sonuç o kadar rastlantısal ve karmaşa doludur.

Kaos kuramının temelleri:

1. Düzen düzensizliği yaratır.
2. Düzenin anlayamadığımız hali(kaos) varsa ki -mutlaka olmalıdır- bundan dolayı düzensiz diyemeyiz. Yani düzenin dışına çıkmak imkansızdır.
3. Düzensizliğin içinde de bir düzen vardır.
4. Düzen düzensizlikten doğar.
5. Yeni düzende uzlaşma ve bağlılık değişimin ardından çok kısa süreli olarak kendini gösterir.
6. Ulaşılan yeni düzen, kendiliğinden örgütlenen bir süreç vasıtasıyla kestirilemez bir yöne doğru gelişir.